PİYASALARDA 500 MİLYAR DOLAR PANİGİ

yazar:

kategori:

FED’in faiz arttırımı ile birlikte gelişmekte olan piyasalardan 500 milyar dolar çıkacak. Bu rakamın  konuşulması bile piyasaları sarsıyor. Büyük depreme günler kaldı.
Gelişmekte olan piyasalar, 15-16 Aralık’ta faiz artırması beklenen FED’e kilitlendi. 
Gelişmekte olan piyasalar, 15-16 Aralık’ta faiz artırması beklenen FED’e kilitlendi. Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in ‘FED’in faiz artışı ile gelişmekte olan ülkelerden 300 milyar dolar çıkacak.’ sözü tartışmayı alevlendirdi. Uzmanlara göre FED kararı ile gelişmekte olan ülkelerden çıkacak para 500 milyar doları bulacak.

Amerika Merkez Bankası FED’den gelecek hafta yapacağı toplantıda faiz artırması bekleniyor. Haliyle gelişmekte olan ülke piyasalarının gözü Amerika’da. FED’in faiz artırmasıyla bu ülkelerde dinlenen sıcak paranın geriye dönmesinden endişe ediliyor. Bu ülkelerde kaliteli yatırım mümkün olmayacağından büyümeye olumsuz etki sorunların ilk sırasında yer alıyor. İki gün önce Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’ten “Gelişmekte olan ülkelerden rezerv hariç net olarak 300 milyar doların üzerinde para çıkacak.” uyarısı geldi. Türkiye piyasalarını muhtemel olumsuzluğa hazırlamayı amaçlayan bu açıklama, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (MB) takip edeceği politikanın FED kararına karşı ne denli önemli olduğunu gösteriyor. 300 milyar doların ne kadarının Türkiye’den çıkacağını kestirmek zor. Ancak ekonomistler, rezervlerini dolar olarak tutan ve FED tahvillerinde değerlendiren ülkelerin zararının daha büyük olacağını düşünüyor. Çin, Brezilya, Güney Afrika ve Türkiye bu sınıfta yer alan ülkeler arasında. Türkiye’nin ihracatının yıl sonunda 143 milyar doları ancak yakalayacağı düşünülürse cari açığı kapatmak için tedarik edeceği paranın daha maliyetli olacağı kesin.

GELİŞMEKTE OLAN PİYASALAR FED KARARINA HAZIR DEĞİL

Diğer taraftan Avrupa Merkez Bankası’nın (AMB) eksi faizleri düşürme eğiliminde olması FED kararı ile bir denge oluşturabileceği konuşuluyor. Bu noktada itirazda bulunanlar, Avrupa sermayesinin yine Avrupa’da kalmasını yüksek ihtimal olarak görüyor. O yüzden bugüne daha önceden doğru tedbirler alarak hazırlanan gelişmekte olan ülke merkez bankaları ile yanlış karar verenler arasında ayrışma yaşanacağı belirtiliyor. Mehmet Şimşek’in açıklamalarını gerçekçi bulan uzmanlar, MB’den faiz artışı yoluna giderek yabancı yatırımcıyı içeride tutmasını bekliyor. FED’in faiz artışının kısa vadeli bir durum oluşturacağını söyleyenler ise durumun uzun vadede değerlendirilmesi gerektiği, mülkiyet hakları rejiminin önemine vurgu yaparak hukuk sisteminin dünya standartlarına kavuşması gerektiğini savunuyor.

Cari açığın finansmanı zorlaşacak

“Toplamda Mehmet Şimşek’in bahsettiğinden daha fazla bir miktar çıkış yaşanabilir. Bunun en az 500 milyar dolar olacağını düşünüyorum. AMB’nin kararı da önemli. Eğer daha fazla faiz indirimi uygulama yoluna giderse FED’den dolayı oluşacak zararı düşürebilir. Burada piyasaları en çok rahatsız edecek olan cari açık oranı. Nominal olarak 34 milyar dolara düşmesi öngörülse de gayri safi milli hasılamız da 694 milyar dolara düşecek. Yüzde 3’ün üstü riskli olarak görüldüğünden zaten borç alma maliyetimiz artacak.”

Saray ile MB karşı karşıya gelir mi?

“FED kararıyla yabancı sermayenin gitmesi söz konusu olmaz. MB’sının nasıl tutum alacağı önemli. Her şeye hazır olduğunu söylemesini ikna edici bulmuyorum. Çok iddialı olamayan yüzde 4’lük büyümenin bile gerçekleşmesi zor. Rusya krizinin ne kadar devam edeceği de göz önüne alınarak hesap yapılmalı. Türkiye’de bir miktar faizleri artırır ama çok şiddetli etki olmaz. Burada benim esas merak ettiğim; Cumhurbaşkanı ile MB Başkanı arasında bilek güreşi olur mu? Başbakan ne yapar? “

Merkez’in yol haritası yok

“FED’in açıklamasıyla ne kadar faiz artıracağından ziyade ortaya koyacağı politika belirleyici olacak. Bundan sonra kaçar baz puan artışlar yapacağını göreceğiz. FED’in bilançosu 6-7 yılda 5 kattan fazla arttı. Bunun nasıl düşüreceğini göreceğiz. Gelişmekte olan ülkelerden ancak doğru karar almış olanlar etkiyi azaltabilir. Türkiye açısından ise 2 konu öne çıkıyor: Para politikası ve kırılgan dış dengeler. Geçen yıl net portföy girişi yoktu. 2009’dan beri en kötü performans. Mehmet Şimşek’in konunun farkında olarak kamuoyunu hazırlıyor olması iyi bir şey”

Yabancı içerde tutulmalı

“Mehmet Şimşek gerçekçi politika izlediğini gösteren açıklamalar yaptı. FED’in faiz artırışı kriz oluşturmaktan ziyade fon akış yönünü değiştirecek. Bizim için önemli olan cari açık miktarı. Petrol fiyatları yüzünden oranı tuttursak da bu yıl Türkiye ihtiyacı olan 210 milyar dolar parayı yüksek maliyetle bulabilecek. FED 2017’den sonra bir de tahvil satışına başlayacak. O güne hazır olmak için Türkiye tasarruf oranlarını artıracak çözümler üretmeli. MB’de faiz artırarak yabancıyı içerde tutmalı. Türkiye’de yatırım yapacak”

Hukuk yoksa FED faiz indirse ne olur?

“Eğer Türkiye bugünkü gibi değil dünya standartlarında hukuk sistemine sahip olsa FED’in faiz artışını rahatlıkla karşılayabilirdik. Mülkiyet haklarına rejimi oturmuş olsa gerekçe olmadan sermayeye saldırı gelmez. Yabancı yatırımcı Türkiye’ye bizim gibi bakmıyor. Onların en dikkat ettiği konu hukukun ihlali oluyor. Hukuken güvende hissetmediği bir ülkeye yatırım yapmak istemiyorlar. Zaten mülkiyet hakkına saygı duymayan bir ülkeye hangi aklı başında adam yatırım yapar ki?”
Facebook