Yılların bankacısı , sektörün kanayan yarası AHLAK kavramını tartışmaya açtı. Bankacılıkta ahlak nedir, bu sektördeki insanları kim ahlaksız yaptı? Eyvah! Eyvah! Veznedar çok kızmış…
‘Ahlak’
Çok severim bu kelimeyi…
Bir ebeveyn olarak oğluma zaman kaybetmeden aşıladığım benim için en önemli kavram ‘ahlak’
Ne çok duymuştum zamanında bu kelimeyi rahmetli annem ve babamdan…
Şimdi daha da sever oldum. Artık aramakla bulunmaz olduğu için mi yoksa bu kadar ahlaksız bir sektörde çalıştığımı gördükçe mi hiç fikrim yok!
Bu ara her gün bir ahlaksızlıkla karşılaştıkça daha çok takılır oldu bu kelime zihnime ya da dilime…
Oysa bana öğretilen ahlak anlayışı başkaydı?
Bana ahlaksızlığı öğretemeyen ailem, “sözünde dur, mert ol, yalan söyleme ,hırsızlık yapma ,insanların hakkını yeme, adil ol, insanların ahını alma, zulüm sakın etme, insanların güvenini sarsma “ işte hep bu kelimelerle büyüttü beni …
Bu da benim ahlak anlayışımdı.
Onlar mı dünyayı tanımıyor du?
Yoksa bu ahlak anlayışı bankacılıkla birlikte zamanla mı değişti?
Farkında mısınız bu yukarıda annemin bana sürekli telkinde bulunduğu o sıraladığım yalan hırsızlık, adaletsizlik, zulum, aşağılama,hak yeme gibi kavramlar ne güzel de bu sektörle birleşiyor?
Artık ne kadar da birbirinden ayırt edilemiyor.
Müşterinin cebinden çal, personeline zulum et,personelinin müşterisine yalan söylemesini teşvik et, personelinin de müşterinin de hakkını ye ,yenmesine izin ver, yalan zaten bizim sermayemiz,zulum ve aşağılama yada yeni havalı ismiyle mobbing,
Adaletin yanından geçmeyen adamcılıkla beslenen bu sektör de ne ahlakından bahsediyorsunuz?
Şimdi veznedar soruyor?
Ahlak nedir?
Bankacılık ahlakı nedir?
Kim aldı bu ahlakı bu sektörden hadi cevap verin!
Siz bu soruları cevaplamaya çalışırken ben size yardımcı olayım?
Kim mi ahlaksız?
Yine o üst yönetim ,yine onlar ahlaksız sizi hırsızlığa(ha cebinize atmışssınız,ha müşterinin haberi olmadan bankanızın kasasına atmışsınız ne farkeder?) itenler onlar, sizi yalan söylemeye itenler onlar,sizi kıvırmaya zorlayanlar zaten onlar, kul hakkını,sizin hakkınızı yiyenler de onlar, size baskıyla kırbaçla zulumu yapan psikolojinizi bozanlar da onlar?
Güveni sarsmak mı ondan hiç bahsetmiyorum?
Kaçınız çalıştığınız kuruma güveniyor, kaç müşteriniz kurumunuza ya da size güveniyor?
Hadi işinize bakın
‘Eskidendi çok eskiden’ tıpkı sezen ‘in dediği gibi..
Bakalım yarın kaç ahlaksızlığa maruz kalacaksınız ya da yarın siz ne kadar ahlaklı kalabileceksiniz?
Veznedar
