İŞSİZ KALACAK BANKACILARA TAVSİYE

Gölge Müdür’den her an işsizlik tehlikesi ile karşı karşıya kalacak binlerce bankacıya çok özel tavsiyeler. Dikkat bu uyarı çok işinize yarayacak!
Yerin altındayken, mesela bir metro durağından yer üstüne ne taraftan çıkacağınızı bulamadığınız oldu mu? Mağara ya da tünelden bahsetmiyorum küçük bir durakta; çıkış kapısını ararsınız siz ortada durup beklerken, birçok insan sizin yanınızdan geçer, doğru çıkışı bulmaya çalışırsınız. 
Kolay değildir yer üstüne çıkmak. İyi bilmelisiniz hangi çıkışın sizin için avantajlı olduğunu. Banka’ya bir kez girmişseniz çok iyi bilmelisiniz çıkışlarını.
ÇOK ÖZEL TAVSİYELER
Eğer benim gibi atılmamışsanız şanslısınız. Halen bankacılık yapıyorsanız not edin bilgileri.
Eğer bir çalışansanız emekli olmak yok artık hiç birimize, en baştaki sektör de bankacılık.
O yüzden çıkışları iyi bulmalısınız. Yoksa siz çıkışları bulmaya çalışırken yanınızdan geçenler çok oluyor.
Bir anda nerden çıktığınızı anlayamazsınız. 
Dışarısı çok kalabalık ve sizi hiç umursamıyor.
Ben yaşadım eskiden size selam veren saygıdeğer abi ve ablalar iş isteyeceğinizden çok korkuyor, sizi görmezden geliyorlar ben yaşadım biliyorum keşke çıkışları bilseydim.
Kaç onluk olduğunuz önemlidir çalışırken. Hangi onluk içinde olduğunuzun her iki taraf için de önemi vardır. Her iki taraf dememe bakmayın, sadece öbür taraf var siz yoksunuz eğer çıkışınız hazır değilse.
İlk onluk dilim; riskin daha az olduğu dönemdir. Hem sizin hem de iş verenin tahammülünün yüksek olduğu dilimdir bu. Bu dönemde işi öğrenmek ve ilişkileri öğrenmek çok önem taşır. Kaybedecek şeyler az olması sebebiyle kolayca herkes birbirinden vaz geçebilir. Kısa tecrübenizi başka kurumda kullanabileceğiniz dönemdir.
İş hayatında doğru söylemek yoktur, bu dönemde öğrenmelisiniz. Çirkin amire güzel demek,  sevimsiz müdüre candan gülümsemek, bu dönemlerde öğrenilmelidir. Yeni gelen patrona ilk gülen olmak, onun istemediklerini dahi proaktif olarak yaparak öne çıkmak ilk onluk yıllar içinde davranış kalıbı haline gelmelidir. 
İlk onluk içinde bunlar yapılmamışsa sıradan bir çalışan olduğunuz kesindir. On yıl aynı kurumda geçirmek, geçirmemek bir tercih olmakla birlikte; işe yaramaz çalışan için; sık iş değiştirmek, sizi tanıyamamaları sebebiyle avantaj olabilir. İyi çalışansanız zaten, iş değişikliği demek, yeni iş ağları yeni dengeleri öğrenmek açısından önem taşır. 
İlk üç yıl çıkış için çok idealdir. Çıkış avantajını yakalamanız için iyi bir üst düzeyin peşine takılmanız da sağlıklı bir yoldur, o nerede siz orada olmak işin kolay yoludur. Riski çalıştığınız kişinin kariyeri kadar kariyer yaparsınız ve kolay vaz geçilirsiniz birinin adamı olmanın riski vardır her zaman. İyi rüzgar yakalarsanız kimse tutamaz sizi.
İkinci on yıl ve aynı kurumdaysanız artık sizin döneminiz bitiyordur. Hangi pozisyonda olursanız olun ikinci on yıl artık yeni ilişkilerin içinde olmanız gereken bir on yıldır. Ama emin olun sizi almayacaklardır içlerine, başka ilişkiler ilk onluktaki parlak çocuklar içindir ikinci on yıl. Sıradanlar en çok ikinci on yılda yok olurlar. Gittikçe tanıdığınız azalır, siz çalıştığınız kurumda kıdemlenirken diğer yandan yalnızlaşırsınız. 
Bunun nasıl olduğunu kimse anlamaz ama bir yerde ne kadar uzun çalışırsanız tanıdık sayısı azalır. Ters orantıyı bankalarda çok görürsünüz, yeni giren bir anda herkesle sarmaş dolaşken, sizde hep bir eksiklik vardır. 
Özel sektörün bittiğini söylüyordu bir çalışan, metro sayesinde öğreniyorum çalışma hayatını.
Sizin işiniz olsun ve hep rast gitsin. Hiç çıkış aramayacağınız günler dilerim.