Aman markanız zarar görmesin…

Duayen bankacı ve Yaşam Koçu Hanife Serter,  ünlü şarkıcının dayak olayını ve bankalardaki psikolojik şiddeti ele aldı.  Dayak ve mobbing… Bir de bu gözle bakın!
Ne kıymetli markaları var bilemezsiniz .
Nasıl da korkuyorlar adları yanlış bir şeyle anılacak da maddi manevi kayba uğrayacaklar diye. Nasıl da korumaya çalışıyorlar onu beklenmedik bir şekilde gündeme geldiklerinde. Atılan geri adımlar hem hızlı, hem üst üste. Marka itibarı söz konusu olduğunda akan sular duruyor, her şey mümkün oluyor.
Reklam yüzü olmayacak bir olaya mı karıştı, iş akdi fesih kapıda. Markanın zarar göreceği bir haber mi gündeme geldi ? “ Biz bunu telafi etmek için ne yapabiliriz ?!” sorusu soruluveriyor anında. Yeter ki markanın namusuna halel gelmesin. Kimse o meşhur markalarına bir laf etmesin. Basın açıklamaları hazır, hemen yayında. “Biz şöyle duyarlıyız, böyle kararlıyız..” falan filan..
İyi, hoş, güzel de… İnsan bunun neresinde ?
Markalarınıza verdiğiniz değerin yarısını insana, çalışanınıza da verseydiniz, ne olurdu ?  Bilmem farkında mısınız ama bankalarda  çalışanların önemli kısmı psikolojik şiddet mağduru. 
DAYAK OLAYI
Ünlü bir kadın, ünlü bir adamla tekme tokat kavga edip, karakollara, mahkemelere düştü de haber oldu diye anında aksiyon alıp, reklamında oynattığı meşhur ile çalışmalarına devam etmeyeceğini açıklayan banka krizi fırsata mı çevirmiş oldu ?
Şiddete karşı duyarlılık göstermekten puan mı kaptı ? Bilinmez… 
Bilinen o ki bankalarda bir ” mobbing” , ” psikolojik şiddet” gerçeği var artık ve hem kurumlar hem de toplum buna duyarsız.
Hem toplumun, hem de kurumların önemsediği tek şey ünlü birinin bir diğerini dövmesi sonucu ayyuka çıkan rezillik. Böylesine ikiyüzlü bir anlayış içindeyiz işte. Burnunun dibinde yaşanan acılara, isyanlara kör, ışıklar altında yaşananlara son derece duyarlı (!)… Gerçek şu ki, bu ülkede büyük bir kesim dedikoduya meraklı…Kim kime ne yapmış, kim kimi neden işten atmış, kim kimi dövmüş, vurmuş, kırmış ?! 
İNSANLAR ÖLÜYOR HABERİNİZ VAR MI?
Bilmem farkında mısınız ama bu sektörde insanlar stresten ölmeye başladı. Hiçbir yerde doğru dürüst haber olmadı..
Kimse bu insanlara kim ne yaptı diye sormadı..
Ruhun yaralarını, çürüklerini, eziklerini gören yok çünkü. O sözle, ifade ile ezilmelerin, toplum içinde morartmaların, önce yükseklere çıkarıp sonra oradan aşağı düşürmelerin, iş hayatında koşanlara takılan çelmelerin, yüze çarpılan hesapsız rakamların, kırılan notların, çiğnenen gururların bir ” darp raporu” yok.. Bu muameleye uğrayan insanlar da ünlü değil zaten. Sıradan işçiler. Onlara istediğinizi yapabilirsiniz. İstediğiniz gibi aşağılayıp, işinize yaramadığında kapı dışarı atabilirsiniz. Bunun markanızla ilgisi yok çünkü. Hatta bunu yaptıkça marka değeriniz artıyor belki. Daha çok kazanıyorsunuz. 
Aman o markalarınıza iyi bakın.
Zarar görmesin.
Adı şiddete karışmasın. Ama şunu da unutmayın ki bir gün, çalıştırdığınız insanlara yaptığınız insanlık dışı muameleler de ayyuka çıkacak. İşte o gün alacağınız hiçbir aksiyon, markanızın değerini kurtaramayacak. Ya bugünden önlem alın, ya da bu zarara  hazır olun.