Şubenin bekası nedeniyle kovulan bankacının mobbing iddiası ile açtığı dava yarın görüşülüyor. Genç bankacı soruyor: Sizin hiç mahkemeye çıkmadan hakkınızda GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ denildi mi?
“Gereği Düşünüldü” sözünü mahkemede hâkim kararı açıklarken kullanır. Mahkeme bir karar vermiştir. Hakim bunu en net ve açık bir şekilde açıklamak için söze bu şekilde başlar.
Peki, hâkim ve mahkeme olmadan sizin adınıza karar veren ve yöneticileriniz oldu mu?
Benim oldu.
Bankacılık kariyerimi sonlandıran Bölge Müdürüm, Şube Müdürüm ve Satış Yöneticim uzun uğraşlar ve çalışmalar sonucunda “Gereğini Düşünüp” hakkımdaki kararlarını bu şekilde tebliği etmişlerdi.
Son 2 yıl boyunca zaten sürekli benim hakkımda kararlar alıp, bunu uyguluyorlardı. Neden sorusunu sorduğumda ise “Şubenin Bekası” için şeklinde saçma ve bir o kadar komik bir açıklama ile kestirip geçiştiriyorlardı.
Evimin ve ailemin ihtiyaçlarını karşılamak ve mevcut koşullarımı devam ettirmek için sesim çok fazla çıkmıyordu. Giden bizden gitsin, helalı hoş olsun şeklinde kendimi avutuyordum.
Çalıştığım bankada son zamanlarda “Vefat” haberleri arka arkaya gelmeye başlamıştı. Tüm bankaya aynı anda gelen mail ile bir çalışma arkadaşımızın vefat ettiğini ve hangi camiden cenazenin kalkacağı yazardı.
Günün koşturması içinde hızlı bir şekilde “Fatiha” okuyup işimize devam ederdik. Bu mailden hemen sonra “ParaMedya” bu ölüm hakkında açıklama yapardı. Ecel ile ölüme yapacak bir şey yok ama “Mobbing” nedeniyle ölen arkadaşlarımıza çok üzülürdük.
Kimse sesini çıkartmaz hatta bunun belki bir gün başına gelebileceğini asla kendine kondurmazdı.
30 ile 40 yaş arasında stres kaynaklı kalp krizi, beyin kanaması sektörde trend olmuş en trajik ölümlerdir. Normal haber sitelerinde yer almayan bu haberler sadece birkaç cesur gazeteci ve sektör habercisi tarafından bizlere ulaşırdı.
Bu trajik sonların oluşma sebebi ise;
Pusulasını kaybetmiş ekonomik yapı içinde, yıllık en az %30 büyüme hedefi ile çalışmak başta gelirdi.
Satış baskısı
Zaman baskısı
Egosu tavan yapmış yöneticiler
Ülke ekonomisi %5 büyürken, sırf daha üst göreve gelmek için %30-40 hedef veren şarlatan yöneticiler
Tüm bu saçmalıkları ve yaşanan onca şeyi görmeyen Sendika ise yaşananların sadece “paket süsü” dür.
2018 Haziran ayında artık benim kariyerim içinde “Gereği Düşüldü”. Mahşerin 3 Atlısı kıvamında karşımda oturan ve “her şeyi biz biliriz..!” diyen Bölge Müdürüm, Şube Müdürüm ve Satış Yöneticim benim için en iyi kararı almışlardı.
19 dakika boyunca süren toplantıda 15 yıllık çalışma hayatımı kendilerince değerlendirip, beraber çalıştığımız 4 yıl üzerinden “iş akdimin” sonlanması gerektiğine karar vermişlerdi.
Aldıkları kararı uygulamak için sundukları teklif ise son derece saçma ötesiydi. “Özrü kabahatinden büyük” özdeyişinin canlı hali gibiydiler.
İş akdimi sonlandırmak için bana 3-4 ay süre vereceklerini, bu süre içinde iş aramamı, kendime uygun bir iş bulursam istifa etmemi ve süreç sonunda yasal haklarımı ödeyeceklerini teklif ettiler.
Ahlaksız teklif dedikleri bu olsa gerek dedim ama bununla kalmadı ne yazık ki…
“Her şeyi çok bilen” Bölge Müdürüm bu teklifi sanki yılbaşı büyük ikramiyesi gibi bana sundu ve devam etti.
Şartlarını kabul etmemem durumunda ise bana 2 yazılı uyarı verip, iş akdimi kendilerinin sonlandıracaklarını ve bu şekilde “Yazılı Uyarı” ile işten çıkartılmam durumunda CV’min ve kariyerimin kirleneceğini büyük bir rahatlıkla cümlelerine ekledi.
Bu toplantı sonrasında ne oldu?
Direndim.
İşimi eksiksiz ve iyi bir şekilde yapmak için çok çalıştım. Lakin karşımdaki güç beni çoktan gözden çıkartmıştı. Ben istifa etmedim. Yöneticilerim sözlerini tuttular ve 2 yazılı uyarı ile kariyerimi bitirdiler.
Biten sadece o kurumdaki görev süremdi, hayata karşı mücadele sürecim katlanarak arttı.
17.Nisan.2019 tarihinde “Gereği Düşüldü” sözünü arttık gerçek sahiplerine bırakmak için Çağlayan Adliyesinde 33.İş Mahkemesi, MOBBİNG davam başlayacak.
Pes etmeyip, direndiğim için artık son sözü Bağımsız Türk Yargısı ve Hâkimleri verecek.
Mobbing, hedef baskısı, işyeri zulmü ve diğer sebeplerden aramızdan ayrılan Nadide, Burcu, Şükrü, Şema, Ahmet, Levent, Kemal ve diğerleri için mücadelemi sürdürüyorum.
Saygılarımla,
Uğur Durak
Eski Bankacı, Genç Müteşebbis
ugurdurak34@gmail.com
instagram: ugurdurakofficial
