Bankacılar UYARILDI!

DENİZ ATEŞ YAZIYOR: Size “uyarı” gelecek atılmadan önce ki son hazırlıklar! Sakın umursamayın siz çok değerlisiniz emin olun, hayat ne küçük bankamız,  ne de küçük maaşımız. Hayat gökyüzü, nefes alışımız, sevdiklerimiz.
“UYARI !”
 
Ne çok kez beni uyardılar! ne çok kez! Her uyaranla birlikte olunmayacağını çok erken yaşlarda öğrendim. Uyaranlara hep mesafeli yaklaştım. Bu beni neden uyarıyor ben neden uyarılıyorum demedim. Hemen refleks olarak içime kapandım. Kendimi kapattım. Kimse bilmedi çoğu kez uyarıldığımı. Söyleyemedim, bu beni uyarıyor diyemedim, utanıyor insan uyarıldığında. 
Uyaran zaten cüret edip bunu yapıyorsa senden bir şeyler bekliyor demektir, harekete geçmeliyim diyemedim. Uyaran kadar rahat olamadım, eyvah uyarılıyorum diye en yakınımdan bile çoğu zaman sakladım “uyarıldığımı” yazarken bile utanıyorum.
İlk uyarılmam oldukça yakışıklı olan Bölge Segment Başkanından gelmişti. Ne zaman “Başkanlık” girdi hayatımıza sanırım işler o zaman bozulmaya başladı. Başkanlar kredi kartıyla aldıkları pahalı kıyafetler içerisinde patron kılıklarını girmeleriyle, işler bozuldu. 
 
Başkan olmak uyarılmayı da beraberinde getirdi. Uyarılanların sayısı arttıkça ilişkilerimizin de suyu çıktı bir çok evlilik bitti, yenileri başlayamadı. Sadece gecelik uyarılma ve uyarmalar yaşanmaya başladı. Kim kimi uyardığının önemi olmadan hepimiz uyarılmaya başladık.
 
Gene “uyarıldım” yıl sonu gelince dolunay var çok “uyarılma” geliyor. Bizim için çalışanlar, artık bizsiz çalışmak için uyarılmamızın gerektiğini düşünüyor. Sizi de uyaracaklar uyarıldığınız da içinize kapanmayın Ne oluyor diye? de sormayın.
 
Dolunayın tadını çıkarın alın bir içecek ne içiyorsanız! alkol de almayın daha keyifli zamanlarınız olacak, dolunayı seyredin uyaran uyarsın. 
 
Sizi uyarana bakın, bir de kendinize, gülüyor musunuz? Olsun! onu da uyaran var o yüzden biraz içi sıkkın ve mutsuz. 
“Uyarma” işi başlıyor önce uyarı sonra kapılar açılacak sahne boşalacak daha önümüzde binlerce uyarımız var hepimize yetecek kadar “uyarımız” var.
 
Vadesiz tutmadı uyar, kredi hedefi tutmadı uyar, bana da uyar bunlar. Hep uyarıldım uyardıklarında hep dolunayı seçtim. Onu aradım gökyüzünde çoğu zaman da buldum siz bulamadınız biliyorum, ben yerini biliyorum dolunayın buluyorum.
 
Ucret komisyon tutmadı mı? Uyar bana, benim dolunayım var yerini biliyorum. Size de bana da uyarsa artık yazımın bittiğini birisi “uyarsa”
 
Size bir uyarı da benden; eskiden performans yüzünden işsiz kalırdık şimdi yapmış olduğumuz işle ilgili imza eksikliği noksanlık vs gibi sudan sebeplerden işimizden olacağız. Mahkemeleri kaybediyor bankalar, performans safsatasını yutturamıyorlar. Artık size “…Güvenlik zafiyetine yer verdiniz o yüzden attık…”diyecekler, işin en güvenli yolu haline gelecek, siz siz olun mevzuat açığı vermeyin ben uyarıyorum.  
 
Size “uyarı” gelecek atılmadan önce ki son hazırlıklar! Sakın umursamayın siz çok değerlisiniz emin olun, hayat ne küçük bankamız! ne de küçük maaşımız. Hayat gökyüzü, nefes alışımız, sevdiklerimiz.
 
Bırakın sevdikleriniz uyarsın sizi,…eşim uyarıyor sofra hazırmış izninizle.