Mobbing bir yönetim biçimidir bizde de sizde de. Patronlar, kel yöneticilerini ezer, o kellerde bizi ezer ya da kel değildir yöneticiniz neden takılıyoruz küçük yöneticimizin şekline. Bankacıların üstadı DENİZ ATEŞ Yazıyor:
Mobbing;
Ben de sizin gibi huzuru çok arar oldum, hep huzursuz bir halim var yolda yürürken, trafikte, iş yerinde, evde hep birinin bana uyarıda bulunacağından korkuyorum. Kendimi kontrol ederken buluyorum en rahatladığım zamanlarda dahi…
Hep tetikteyiz ama en çok zararı biz görüyoruz, hep bizden eksiliyor. Ya hayattan ya da işimizden oluyoruz. Kazananları bilmem ama kaybedenleri çok iyi biliyorum.
Mobbingi ilk duyduğumda kelime olarak çok sevmiştim anlamını bilmiyordum ama sıcak bir kelime olarak geldi karşıma. İlk çıkışı sevimliydi bende böyle olabiliyor en sevimsiz konular bazen sevimli olabiliyor. Mobbing denilince hala aklıma “Moby Dick” geliyor.. beyaz balina.
Kafam almıyor bu kelimenin taciz, baskı, kuşatma, psikolojik şiddet gibi kavramları içermesini. Bir zamanlar hem beyaz balina, hem de hamsi olduğum yıllar olmasına rağmen.. bana kimse “Mobbingin” kötü bir şey olduğunu anlatamaz.
Ceza kanunlarında yeri olmasına rağmen bir çok sektörde “yönetim becerisi” olarak Mobbing kullanılır. “Mobbing” bir yönetim biçimidir. Kabul etseniz de etmeseniz de.
Mobbingi iyi yapan yöneticiler tercih edilir. Baskı taciz demek “satış” demektir bizim sektörde de sizin sektörde de. Beyaz balina bana da başkalarına da suç olarak gözükmez! Kaç “Mobbing” davası var çalışan lehine sonuçlanmış? Hakimlerimiz de beyaz balinanın farkında değil emin olun. Dedim ya ben kaybedenleri biliyorum , kazananlar hakkında en ufak fikrim yok. Kim kazanıyor?
Çay ve içeriden börek kokusu gelen bir evi özlüyorum. Sıcak çayımı içerken beyaz balinalara el sallamak geliyor içimden.
Ama kahve kültürü yüzünden kağıt bardakta ne içtiğimi bilmeden ezbere bir şey söyler buluyorum kendimi. Bir Mobbing davası yüzünden adliye koridorlarındayım.
Sonucu biliyorum Mobbing bir yönetim biçimidir bizde de sizde de. Patronlar, kel yöneticilerini ezer, o kellerde bizi ezer ya da kel değildir yöneticiniz neden takılıyoruz küçük yöneticimizin şekline.
Sonuca bakalım biz kaybediyoruz halkın, milletinin yanında olanlar yanımızda değiller.
“Hakim amca..” diyemiyorum, artık hepsi çok gençler ama sonuç değişmiyor kararlar hep beyaz balinadan yana çıkıyor. Daha büyütüyoruz beyaz balinayı biliyorum, bir gün genç hakimi de yutacak bu beyaz balina ama iş işten geçtikten sonra. Ekmek aslanın ağzında Mobbing de neymiş işimize bakmalıyız. Bizler büyütüyoruz balinayı… sonra bizi de yutuyor.
Hedef baskısı, satışların sonu gelmemesi, bölge müdürü baskısı, şube müdürü baskısı,
Genel müdürlükte açılmayan telefonlar, senin cevapsız çağrılarının sürekli ölçülmesi. Performans dedikleri iş birimlerinin prim alırken, senin cezan olan ödüller, bayanların daha şık olmaları, erkeklerin sempatik ve güler yüzlü görünme telaşı. İşten atılma seansları hepsi birer birer bizim sektörümüzde MOBY DİCK örneğidir. Hepimizin ne çok anlatacak hikayesi vardır biliyorum. Hakimler de biliyor emin olun. BBDK …o da biliyordur. Merkez Bankası ve Hazine Bakanlığımız da biliyordur bu hikayeleri ama dedim size, kelime sevimli kimse size “taciz” yapıldığını düşünmüyor bir tek siz düşünüyorsunuz . Yapan yöneticiniz biliyorum, bir başka bölgede aynı tarzını devam ettiriyor hatta terfi alanlar var ama sonuç değişmez beyaz balina onları da yutacak… öncekileri yuttu.
İK’lar hala Mobbingi yönetim biçimi olarak gören yöneticilerini tespit etmesinler… bu da onların balina bakışı. İnsan ve Çevre Müdürlükleri bu ay daha fazla excel hücresi silmek için uğraşa dursun siz çayınızı ve börek kokusu olan evinizi bırakmayın.
Beni kartonda içilen kahveler ve adliye koridorları huzursuz yaptı.
Beyaz balinadan korkmayın, denizlerden kötülük gelmez, siz denizi tanıyın ve denizle ters düşmeyin. Çalışma hayatının da denizin de kuralları var, uymayanlar hep tehlikedir kendileri için de bizler için de.
Deniz Ateş
denizatate@yandex.com
