Netflix’de yayınlanan bir dizi, Türkiye’deki her bankacı tarafından mutlaka izlenmeli. Hanife Serter, o diziyi ve neden bankacıları ilgilendiriyor onu yazdı:
Bu köşede bankacılar ve beyaz yakalılar için farklı çağrışımlar yapacak , onların ruh halini iyi anlatan, etkili metaforlarla bilinçaltına hitap eden klasik ya da güncel/popüler filmler ve kitaplar hakkında yazdığım yazılarım oldu
Bu kez tüm bankacıların hatta tüm banka müşterilerinin mutlaka ama mutlaka izlemesi gerektiğini düşündüğüm, onların güncel sorunlarını metaforlarla değil birebir anlatan belgesel niteliğinde bir Netflix dizisi/bölümü hakkında bilgi vermek istiyorum. Bu dizinin ilgili bölümünü mutlaka izlemenizi ve tanıdığınız , bildiğiniz her bankacıya da mutlaka önermenizi , izletmenizi talep ediyorum. İzledikten sonra bunu zaten kendi isteğinizle yapacağınızı biliyorum.
Bu diziyi bana öneren de geçtiğimiz yıllarda Merkez Bankasından emekli olmuş, değerli bir Mülkiyeli büyüğümdü. Onunla tanıştığımız ilk dönemde Bankadan ayrılma hikayemi dinlemiş Paramedya’daki yazılarımı okumuş ve bana kafası karışmış bir şekilde şu soruyu sormuştu :
” Bir şeyi anlayamıyorum, amacı kar etmek olan özel bankalar, kurumlar neden iyi yetişmiş ve kariyerinde başarılı olmuş nitelikli insan kaynağını bu şekilde harcasın ki ? Bu sorunun cevabını bulamıyorum, bu kulağa hiç mantıklı gelmiyor, bunu bana anlatır mısınız ?”
Kendisi de çok nitelikli ve geleneği olan bir kurumda, IK bölümünde uzun yıllar kariyer yapmış olan bu büyüğüme verdiğim cevaplar o gün onu ne kadar tatmin etmişti bilemiyorum. Ama ben bu dialogda kurumun aksiyonları kadar kendi duruşumun da değerlendirildiğini ve sorgulandığını içten içe hissetmiş ve yıllardır bu duruma biraz da alışmış biri olarak alınganlık göstermeden anlatmaya çalışmıştım derdimi…
Geçtiğimiz günlerde kendisinden aldığım bir telefon yıllar sonra o gün o dialogda yaşanan düğümün çözülmesi gibiydi adeta benim için. Heyecanlı bir sesle ” Hanife hanım Netflix’te bir dizi izledim ve sizin Bankaların uygulamaları hakkında ne demek istediğinizi ve Paramedya’nın misyonunu şimdi daha iyi anladım, devam edin lütfen, bu çok önemli bir konu !” dedi. Mutlaka izleyin ve bu konuda yazın diye de ekledi.
Doğrusu bu durumu bu kadar iyi anlatan dizinin ne olduğu konusunda meraklanmış ve heyecanlanmıştım. Bulduğum ilk fırsatta o bölümü açıp izledim ve doğrusu gerçekten etkilendim. “İşte bu !” dedim.. Bu ilk kez olmuyor ve sadece bizim başımıza gelmedi. Bu virüsü yayan kaynak belli. Bu dili kullananlar, bu zihniyeti taşıyanlar dünyada da ülkemizde de aynı şeyi yapıyorlar . Bu korkunç bir şey !
Hangi diziymiş bu diyenlere, yazıyı buraya kadar okuyanlara teşekkürler. İzleyenler de vardır mutlaka ama bu saatten sonra bu sektörde bu diziyi izlemeyen , bu konuyu sorgulamayan kalmamalı . Bankacılık uygulamalarından sorumlu bürokratlar ve hatta banka müşterileri de mutlaka izleyip bu konuda uyanık ve bilinçli olmalı. Çünkü bu uygulamalar bu sektörün adeta Corona virüsü . Çok bulaşıcı ve zayıf bünyeler için öldürücü .
Netflix’te yayınlanan bu dizinin adı: Kirli Para.
Bölümün adı :Wagon Wheel
Konusu : Amerika’nın en büyük ve köklü bankalarından birinde yaşanan ” Çapraz Satış” anlayışı ve baskısı ile başlayan, kar hırsı ile büyüyen, çalışanları ve müşterileri mağdur eden bir skandalın perde arkası …
Bu konuda verilen hukuki mücadelenin , taraflarının gözünden anlatılması…
Daha fazla detay vermeden bu diziyi mutlaka ama mutlaka izlemenizi öneriyorum . Size garanti ediyorum, izledikten sonra bunun bankacılık için bir yapı sorunu olduğunu ve artık ak koyunun kara koyunun ortaya çıkması gerektiğini farkederek , ” Vay be, bu biziz işte !” diyeceksiniz.. İzleyin…
