Ayhan Bülent Toptaş

Dr.Ayhan Bülent Toptaş yazdı: İzmir’deki İktisat Kongrelerini izleyin

Kurtuluş savaşı biter bitmez ülkenin kaderini belirlemeye yönelik olarak atılan ilk adımlardan biri de özellikle 20.yüzyılın başından itibaren süregelen savaşların da etkisiyle derinleşen yoksulluğun ortadan kaldırılması için iktisadi bir savaşın başlatılmasıdır. Bundan yüz yıl önce İzmir’de gerçekleştirilen ve bu savaşın nasıl yapılacağına dair farklı ekonomik kesimlerinin görüşlerinin alındığı ve yorumlandığı İktisat Kongresi bu ikinci savaşın sembolüdür.

İktisat Kongresi’nin, yüzüncü yıldönümünde İzmir’de iki büyük etkinliğin düzenlenmesi Türkiye ekonomisi ile yakından ilgilenenler için büyük önem taşıyabilir. Bu etkinliklerden birincisi İzmir Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından düzenlendi ve “İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi” başlığı altında 15-21 Şubat 2023 tarihleri arasında gerçekleşecek. Bununla birlikte, Şubat ayında yapılacak kongreye gelinmeden önce kongrede ortaya konulacak fikirlere kaynak teşkil edebilecek girdilerin oluşturulması çalışmaları ise daha erken başladı.    İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’ne uzanan süreçte ilk adım olan Paydaş Grupları ön buluşmaları Ağustos-Aralık 2022 tarihleri arasında gerçekleştirildi. Bu toplantılarda, neredeyse yüzyıl önceki kongrenin ruhuna uygun olarak işçi, çiftçi, tüccar, sanayici ve esnaf temsilcileri ve bu sektörlerdeki uzmanlar ayrı ayrı buluşarak kendi sektörlerini etkileyen sorunlarla ilgili analizlerde bulundu. Dört aylık sürede, ekonominin can damarı olan bu gruplar Türkiye ekonomisini nasıl gördüklerine dair fikirlerini paylaştı ve çözüm önerileri belirledi. İBB’nin düzenlediği kongre tıpkı yüz yıl öncesinde olduğu gibi güncel iktisadi sorunları tartışarak, geleceğe dönük değerlendirmeler yapmaya ve politika önerilerinde bulunmaya odaklanmış durumda.

Diğer kongre ise Türk Tarih Kurumu (TTK), YÖK ve İzmir Valiliği tarafından yüz yıl önce iktisat kongresinin gerçekleştiği, 1979 yılında yıktırılmış olan, bugün aslına uygun şekilde yeniden inşa edilen tarihi binada yapılacak. 17-19 Şubat 2023 tarihleri arasında gerçekleşmesi planlanan kongrenin konu başlıkları şöyle:

Osmanlı Öncesi İktisat Tarihi (XIII. Yüzyıl Öncesi)

Klasik Osmanlı İktisat Tarihi (XIII. -XVIII. Yüzyıllar Arası)

Çağdaş Osmanlı İktisat Tarihi (XVIII. -XX. Yüzyıl Arası)

Cumhuriyet Dönemi İktisat Tarihi (1920-2023 Yılları Arası)

Bu kongre daha akademik nitelikte ve bir Türkiye İktisat Tarihi Kongresi izlenimi yaratıyor. Burada dikkat çeken nokta Osmanlı İmparatorluğu dönemi ve hatta öncesi iktisat tarihi ağırlıklı bir içeriğin mevcut olması. Acaba bunun yerine Türkiye Cumhuriyeti İktisat Tarihi dört bölüme ayrılarak bir kongre düzenlenmesi mümkün olabilir miydi? Yani, Türkiye Cumhuriyeti İktisat Tarihi, örneğin; 1923-1950, 1950-1980, 1981-2000, 2000 ve sonrası, şeklinde bölümlere ayrılarak cumhuriyet dönemi iktisadı daha ayrıntılı incelenemez miydi? Ya da tematik bir program oluşturulamaz mıydı? Örneğin; cumhuriyet döneminde tarım, sanayi, maliye, teknolojik gelişmeler gibi başlıklar oluşturulamaz mıydı? Hiç şüphesiz, kongrede özellikle ilk oturumlarda ya da açılışta iktisat kongresi öncesinde Osmanlı İmparatorluğunun iktisadi durumu değerlendirilebilir ama bu kadar derinlemesine bir Osmanlı dönemi ve öncesi incelemesi kongrenin amacından uzaklaşmasına ve hak ettiği ilgiyi görememesine yol açabilir.

TTK’nın programı ile ilgili bir başka sorun da programın tarihinin İBB’nin organizasyonu ile çakışması. İBB’nin kongresi 15-21 Şubat tarihleri arasında gerçekleşecekken, TTK’nın düzenlediği kongre tam bu tarihlerin ortasına geliyor. İBB’nin düzenlediği kongrenin daha fazla paydaşa sahip olması ve İBB’nin imkanlarının üstünlüğü karşısında bu iktisat tarihi kongresi daha az ilgi çekebilecek.

İktisat kongresinin organizasyonuna İBB’nin öncülük etmesi uzun bir birikimin sonucu

İBB özellikle bir önceki Başkan Aziz Kocaoğlu’nun belediye başkanlığı döneminden bu yana İzmir’in ekonomik gelişimine büyük ilgi gösterdiği gibi bu gelişimde aktif bir rol oynamaya alışmış ve bu rolü benimsemiş durumda. İBB öncülüğünde, 2009 yılında İzmir Ekonomik Kalkınma Koordinasyon Kurulu (İEKKK) oluşturuldu. Kurulun amacı İzmir düzeyinde yürütülen projelerin, kentin öncelikleri doğrultusunda uygulanmasını sağlamak, projelerin koordinasyonları konusunda görüş ve önerilerde bulunmak ve projelere destek olmak olarak belirlendi. İBB aynı zamanda tarımsal kalkınma alanında da önemli çalışmalar yaptı ve etkili sonuçlar aldı. Süt ve et üreticisinin desteklenmesi, zeytin ve meyve fidanları dağıtımı, yerel tohumların dağıtımı, kooperatiflere destek, zararlılarla mücadele gibi çalışmalar İzmir tarımına güç katıyor.

On yılı aşkın bir süre önce başlatılan bu süreçler İBB’yi bölgesel iktisadi durumu daha yakından izlemesine olanak sağlarken, kurumun ulusal düzeyde bir iktisat kongresi düzenleyebilecek bir kapasiteye ulaşmasını sağlamış olabilir. İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi etkinlikleri kapsamında uzman toplantılarının içeriğini ve ana kongrenin programını belirlemek için oluşturulan Yüksek İstişare Kurulu, Türkiye’nin en önemli iktisatçılarından oluşturulmuş:

Prof. Dr. Ali Yaycıoğlu, Prof. Dr. Alp Erinç Yeldan, Alphan Manas, Arzu Çerkezoğlu, Prof. Dr. Ayşe Buğra, Bekir Ağırdır, Prof. Dr. Bülent Gültekin, Prof. Dr. Çağlar Keyder, CHP Sözcüsü Faik Öztrak, Dr. Gülfem Saydan Sanver, Prof. Dr. Güven Sak, İzlem Erdem, Dr. Murat Kubilay, M. Salim Kadıbeşegil, İzmir Ticaret Odası adına Mustafa Tanyeri, Dr. Mehmet Aktaş, Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu adına Şenol Köksal, Murat Karayalçın, Nur Batur, Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği adına Feyyaz Ünal, Önder Türkkanı, Prof. Dr. Refet Gürkaynak, Selçuk Sarıyar, Dr. Serdar Şahinkaya, Sıtkı Şükürer, Süleyman Sönmez, Prof. Dr. Ufuk Akçiğit, Uğur Gürses, Yusuf Işık, Yusuf Kanlı.

Kongreler birbirinin rakibi olarak görülmemeli

İBB’nin düzenlediği iktisat kongresinde Türkiye’nin önde gelen araştırmacıları, akademisyenleri, sivil toplum önderleri, farklı toplulukların temsilcileri, siyasi parti liderleri, bürokratlar yer alacak ve bu katılımcıların ortaya koyduğu ortak akıl doğrultusunda Türkiye’nin ihtiyacı olan yeni ekonomi politikası tarif edilecek. Kongre süresince paydaşların hazırladıkları bildirgeler ve ana deklarasyon metni son halini alacak, görkemli bir kapanış etkinliği ile kamuoyuna duyurulacak.

TTK’nın düzenlediği iktisat kongresi ise alanlarında uzman pek çok akademisyeni bir araya getirecek. Bu kongre iktisat tarihi alanında araştırma yapan akademisyenler için çok önemli. Yaptıkları çalışmaları sunabilecekleri bunları tartışabilecekleri, eksikliklerini görebilecekleri, yeni bilgilere ulaşabilecekleri, iletişim ağlarını genişletebilecekleri önemli bir platform olacak.  Bu kazanımlar araştırmacıların çalıştıkları kurumlara, TTK’ya ve dolayısı ile Türkiye’deki tarih araştırmalarına da katkı sağlayacak.

İyi niyetle hazırlanmış ve Türkiye’nin yararına sonuçların çıkmasının beklendiği bu organizasyonlar birbirinin rakibi olarak görülmemeli, gösterilmemeli, politize edilmemeli ve polemik konusu yapılmamalı. İkisi de Türkiye’nin iktisadi gelişimini isteyen ve izleyenler için son derece önemli etkinlikler olma potansiyeline sahip. Hatta, değişik bir benzetme olacak ama sanki iki farklı açık büfe gibi düşünülebilirler. Farklı oturumlar, farklı konuşmacılar ve sunumların arasından ilgi duyulanlar seçilip izlenebilir.