Bankacılık sektörünün Çürük Elmaları!

Hep daha iyisini daha güzelini bulma telaşındayız. Patronsak en karlı, en çok çalışanı, çalışansak en çok maaş vereni,  kariyer yolları açık olanı seçmeye çalışıyoruz. Hepimiz birer olimpiyat yarışçısıyız hep daha fazlasını isteyerek yaşıyoruz elimizde ne var diye bakmıyoruz.

Hep daha hızlı, hep daha yüksek, hep daha güçlü.

Citius, Altius, Fortius bütün hayat mücadelemiz hep dahaya.

Oysa sıradan hayatlar içerisindeyiz.

Çok az bir azınlık sarayda yaşıyor. Hatta onlar için de geçerli sıradan olmak ve solmak!  Belki akşam sofraları bizimki kadar mütevazı değil ama hayatta hep çürük elmalar var! Siz ne kadar iyisini seçmeye çalışsanız da torbaya giren çürük elma olacaktır ya da zamanla aldığınız iyi elma çürüyecektir.

Çok iyi seçilmişler var; kendi arsası için imar planı değiştiren, ya da damak zevkimizi değiştiren. Sonuç  değişmeyecek, ne kadar iyi seçerseniz seçin çürük elmalar olacaktır. Çürümemesi için bal mumuna koysanız da doğa kanunu değişmiyor. Deprem olan şehirlerden seçilmiş bir belediye başkanı bina güvenliğini hayvan kazığına bağladığınızda onun gücüne meydan okuyacak kadar derin kazmalıyız diyebiliyor bina temelleri için. Ben de seyrediyorum siz seyretmeyim. Ya da ölümle sonuçlanmış felaket ardından toprak suya doydu diyor seçilmişler. Ne kadar iyi seçersek seçelim hep çürük elmamız olacaktır. Nebati yağla beslenme sonucu; iyi seçimleri yapamamamız ya da seçtiğimiz seçimlerin kötü sonuçları!

Hayat bu seçimlerimizin sonuçlarını yaşıyoruz. Ben elmayı seviyorum diye elmanın beni sevmesi şart mı?

Çürük elma olmamak için çok uğraşıyor çalışanlar her gün yeni hedefleri daha az prim uğruna çalışıyorlar. Primlerden memnun olmayanlarla; kendine daha fazla pirim sağlayanlar arasında aslında yaşadığımız küçük hayatlar.

Paramedya yazıyor primlerden kimse memnun değilmiş İş bankası gene farkını gösterdi diyorlar onlardan öğreniyorum; az pirim dağıtıldığını, memnuniyetsizliği. Deprem bölgesinde çalışanların çaresizliklerini okurken içim sızlıyor. Kar eden kurumların hala bu sorunları kalıcı çözümler getirememesine İK politikalarının çürümüşlüğünü bal mumuna koysanız da değişmiyor. Oysa fark yaratma dönemi bakın bu banka IK sı bunu yapmış deprem bölgesine demek için ne çok fırsat var, ama kültürümüzde yok çalışan yanında olmak!

Fırat’la konuşuyorum “daha fazla baskı yapmalıyım” diyor “baskı satışı getirir, ilaç sektöründe işler durdu”  diyor. Oysa bu aylar ilaç sektörünün durgun aylarıdır diyorum ilaçlara zam gelecek diye eczaneler zaten stoklu girer diyorum. Fırat sektörde çalışıyor ama bihaber, “her şeyden çok baskı, dahası çok satış getirir” diyor, “daha iyi araba verdiler bize daha yüksek hedeflerimiz var daha güçlü olmak için baskıyı arttırmalıyız” diyor. Fırat bu…az görüşüp az konuşulacak cinsten ama arabası sahiden güzel. Evi de sıcaktır diye düşünüyorum Fırat’ın yanından ayrılırken… Fırat da çürük elma aslında ama seçilmiş seçildiği için de kendini bal mumunda sanıyor. Her sektörde vardır Fırat’lar siz silin Fırat’ı yerine koyun kendi yöneticinizin adını, bakın bakalım çürük mü değil mi anlarsınız.

Manavdan elma alıyorum 3 adet, biri çürük manav hemen fark ediyor daha iyisi ile değiştirmek için çaba içinde, kalsın diyorum ben yerim çürük elmayı. Her yerde politikada, iş yerinde hatta dost akrabalar içinde bile var çürük elmalar hep olacak siz ne kadar iyi seçimler yaptığınızı düşünseniz de…olacaklar.

Seza’ya söylüyorum bilerek çürük elma aldığımı; mal mısın? diyor.  Mal değilsek bu kadar çürük elmayla ne işimiz oluyor ki elma seçerken gösterdiğimiz özeni neden bakan, yönetici, iş, belediye başkanı, İK, Genel Müdür vs seçerken göstermiyoruz ki. Bundan sonra bilerek çürük elma almayacağım seçimlerimiz sonucu hayatımız şekilleniyor diyeceğim. Bölge Müdürünü ben mi seçtim ?!” diyeceksiniz. Siz de haklısınız. Fırat nereden geldi bu şirkete bilen yok. Kendisi de bilmiyor ama arabası en güçlü, en yüksek, en hızlı…

Siz siz olun çürük elmalardan uzak durun hayatınızı zehir ediyor küçük bir elma kurdu unutmayın! Bir Fırat yüzünden de hayatınızın zehir olmasına izin vermeyin.

Zuhal’in çocuğu olacakmış yeni öğreniyorum Zuhal güzel çocuk yapar Arya’ya kardeş geliyor. Küçük bir doğum haberi bile insanı umutlandırıyor.

Zuhal’i tanıdığımı sanmayın, sadece hayatta sadece çürük elmalar yok bu yüzden bahsettim size onlardan… Seçilmişler değil sıradanlar aslında bizleri biz yapan…

Gelsin hayat bildiği gibi gelsin…

https://www.youtube.com/watch?v=7s0dRHFteW0

 

Ertuğrul Sadıkoğlu

ertugrulsadikoglupm@gmail.com