Doç. Dr. Soner GÖKTEN

Halka Arzlarda En Az İki Adet Fiyat Tespit Raporu Olmalı!

Pazara gittin domates alacaksın.
Şöyle bir bakıyorsun.
Farklı tezgahlardan fiyatları, kaliteyi karşılaştırıyorsun.

Kazak alacaksın.
Dolanıyorsun mağazaları.
Tabi ki fiyat karşılaştırması da yapıyorsun.

Bilgisayar alacaksın,
Marka model yazıyorsun,
Bilenlere danışıyorsun.
Çok iyi bilsen de,
Bu fiyat eder mi diye düşünüyorsun.

Araba alacaksın.
Plastiğin kalitesinden,
Üzerinde gelen lastiğe inceliyorsun.
O paranın ederine en iyisini seçmek için uğraşıyorsun.

Yani mevzubahis FİYAT ise,
Birkaç seçeneği karşılaştırıyorsun.

Peki ya bizim halka arzlarda ne oluyor?
BİR sadece BİR tane FİYAT TESPİT RAPORU yazılıyor.
Ve konsorsiyumda olanlar fiyat tespit raporuyla ilgili YORUM (?) yapıyorlar.

Genellikle hepsi hep bir ağızdan ne diyorlar: “… değerleme raporundaki fiyat makuldür, katılıyoruz, seviyoruz, biz bir aileyiz…” yani KÖRLER SAĞARLAR BİRBİRİNİ AĞIRLAR misali, yarın O DA BANA BÖYLE YAZSIN diye fiyat tespit raporuna onay veriyorlar.

Sonra da bakıyoruz değerleme raporlarına,
Bir sürü hata var!
Objektiflikten uzak varsayımlar,
Belirli noktalarda hiç ama hiç değinilmeyen konular…
Ve son zamanlarda gördüğümüz gibi Türkiye Cumhuriyeti’yle aynı şartlarla (iskonto oranı) borçlanma imkanına sahip olduğu iddia edilen Şirketlerin yer aldığı fiyat tespit raporları…

Halbuki,
EN azında SİPARİŞ DEĞERLEME şüphelerinin minimize edilmesi son derece kolay!

Nasıl mı?
Otorite, halka arz süreçlerin EN AZ İKİ TANE FİYAT TESPİT RAPOR isterse bu iş kısmen düzelir.
Fiyat tespit raporlarını hazırlayan kurumlardan biri, yetkili kuruluşlar listesinde yer alanlardan biri olur.
Lakin onların elinden çıkan fiyat tespit raporlarını gördükçe ve görmeye devam ettikçe, yani kalitelerine baktıkça, o listenin pek de bir elek görevi görmediği rahatlıkla söylenebilir.
Diğerini ise bilirkişi maharetine sahip liyakat sahibi uzmanlar yapabilmeli.
O zaman iki raporu karşılaştırabiliriz.
Eğer iki rapor birbirinin kopyası ise, ki çok rahat anlaşılır, SİPARİŞ DEĞERLEME şüphesini bizzat OTORİTE DE GÖRMÜŞ OLACAKTIR.
Eğer iki raporda sunulan değerler arasındaki sapma büyükse,
Otorite hadi üçüncü bir değerleme yaptırın der!
OBJEKTİFLİK olması gerektiği gibi DEĞERLEMEYE RİAYET eder!

Sözün özü,
Domates, kazak, bilgisayar, araba alırken dahi böyleyken;
Halka arz süreçlerindeki FİYAT TESPİT RAPORLARININ da karşılaştırma imkanının elde edilmesi amacıyla sayısının artması gerekmez mi?

Sevgi ve vicdanla kalın.
Doç. Dr. Soner GÖKTEN