Burak Özdoğan

Türkiye Gri listeden Çıkabilecek mi?

Bugün sabaha karşı çıkan Resmi Gazete’de MASAK tebliğinde yapılan bir değişiklikle ödeme ve elektronik para kuruluşlarının uzaktan kimlik tespitinde ilişkin yayımlanan değişiklikle birlikte gözler bir defa daha Türkiye’nin Gri Liste’de yer aldığı Mali Eylem Görev Gücü’nün değerlendirmesine çevrilmiş oldu. Zira hafta içerisinde Bakan Mehmet Şimşek de Türkiye’nin Gri Liste’den çıkışının anahtarının tek bir kritere kaldığını belirtmiş ve meclisi işaret etmişti.

Sabaha karşı MASAK tebliğine yönelik gelen değişiklik her ne kadar doğrudan Gri Liste’ye yorulsa da Türkiye’nin beklediği gelişme, doğrudan kripto varlık alım satım platformlarına yönelik yapılması gereken düzenlemedir. Konuyu geçmiş yazılarımızda çok daha kapsamlı bir şekilde açıklamış, FATF’nin Türkiye’den beklentilerini anlatmıştık. FATF bu platformları sanal varlık hizmet sağlayıcıları olarak adlandırmakta ve ülkelerden de özünde zaten olması gereken çok temel bir şeyi istemektedir. Yani bu kurumların müşterilerini tanımalarını. Öyle ya, kara paranın aklanmasını ve terörün finansmanını önlemenin en temel yolu, herhangi bir şekilde para transferi gerçekleştiren tüm kuruluşların müşterilerini tanıması ve dolayısıyla bu transferi kim kime yapıyor başta aracı kurumun sonrasında ise düzenleyici otoritelerin bilmesinden geçiyor.

İşte Türkiye’nin Gri Liste’den çıkmasının önünde kalan son engel söz konusu kripto varlık alım satım ve saklama hizmeti veren kuruluşların yasal düzenlemeye kavuşturulmasıdır. Bakan Şimşek’in açıklamalarına göre konu artık Meclis’e aksetmiş vaziyette. Bir an önce söz konusu yasanın gün yüzüne çıkıp, komisyonda görüşülüp sonrasında yasalaşması gerekiyor ki biz de bir sonraki FATF ilerleme toplantısında söz konusu yasayı çıkararak uygulamaya başladığımızı belirtelim ve şu Gri Liste belasını başımızdan savarak tekrar hak ettiğimiz uluslararası finansal saygınlığa erişelim.