TÜRKİYE’DEKİ BANKACILIK MI?

Arzu Bozkurt, Kanada’daki bankacılık sistemini Türkiye’deki bankacılık ile karşılaştırdı ve şu soruyu sordu: Türkiye’de bankacılık yapılıyor mu?
Bir hayaller ülkesi varmış…
Bu hayaller ülkesinde yine bankacıyız.
Çalışma saatlerimiz 40-45 saati geçmiyor…
Ya sabah 9 akşam 3’e kadar ya da öğleden sonra 4 akşam 10 gibi vardiyalı çalışma saatlerimizde oluyor. Eğer öğleden sonra vardiyasındaysak daha fazla para kazanıyoruz elbette ki…
Sendikalaşma inanılmaz güçlü…
O kadar güvende çalışıyoruz ki objektif terfi kriterlerini sağladığımızda bir anda o üst pozisyona başka biri gelemiyor.
Sizin bir şey yapmanıza da gerek yok sendika zaten bunun yapılmasına izin vermiyor, haliyle kurum da bunu yapmaya teşebbüs dahi edemiyor.
Fazladan çalıştığınız her dakika için para almaya başlıyorsunuz.
Hayaller ülkesi de olsa kuralalar çok şeffaf bu yüzden bazen işverenler fazla para vermemek adına tam zamanında çıkmanızı istiyorlar işten. Ama üzülmüyorsunuz zaten isterseniz İkinci bir işte çalışabilecek hem izni hem de zamanı bulabildiğinizden canınız ister daha çok kazanayım derseniz İkinci işte rahatlıkla bulabiliyorsunuz belki hobiniz olan bir işi seçebilirsiniz 2.iş olarak…
Hafta sonunuzdan veya hafta içi mesai saatinden feragat edip kurumda iç eğitmenlik mi yapıyorsunuz o zaman dışarıdan alınan aynı hizmete çok yakın bir tutarda ekstra ücretlendiriliyorsunuz.
Masanıza oturduğunuz anda 10 tane farklı farklı bankacılık hizmeti sunma gibi bir durumunuz yok.
Yatırım uzmanıysanız bankanızın sadece yatırım hizmeti veren şubesinde. mortgage uzmanıysanız yine öyle.
Bireysel, SME, Ticari bankacılık içinde o bu şu değil temel ürünleri üzerine odaklanıyorsunuz.
Bölüm değiştirmek için gerekli eğitimleri tamamlıyorsunuz. Bu da hem sizin açınızdan sürüyle hedef altında hangisini yapayım derken hiçbirini yapamama durumu olmuyor, hem de müşterileriniz için ihtiyacı olan ürün konusunda gerçekten konunun eksperiyle görüşme imkânı ve memnuniyeti de oluşuyor.
Sıra bekleme, aşırı kuyruklar. Aynı anda bir şey sorabilir miyim diyen beklemekten yorulmuş onlarca müşteriniz bir anda size doğru hücum etmiyor. Çünkü kapanma ihtimali olmayan mesafeleri 1 km den az şubeleriniz var çalıştığınız bankanın…
Bilanço kaldırmış, ülkenin ekonomik durumu kaldırmış doğru fizibilite yapmış, bir de üst düzey yöneticilerin toplantıda şaka gibi onca müdürün gözünüzün içine baka baka ‘ ya aslında 2014 yılından sonra açtığımız tüm şubelerin aslında açılmaması gerekiyordu’  gibi bir gaf yapılmadan ışık hızıyla değil doğru büyüme stratejisiyle açılan bu şubeler hayaller ülkesinde doğal olarak kapanmıyordu…
Bugün ne sattın mailleri, akşam 8 de bölge toplantıları, o rapor bu rapor, ayda en az 2 gün olan 2-3 saat için başka şehirde toplantıya canhıraş gitmelerin olmadığını falan söylememe gerek yok zaten… Mobing veya taciz mi? Siz ne diyorsunuz, yaptığınız başarılı bir işten sonra sırtınızı sıvazlamaya dahi cesaret edemezler.
Bizdeki bazı bankalarda yaşananların tam tersi bu hayaller ülkesindeki bankacılık…
Şu yukarıda saydığım şeyleri okuyan birçok arkadaşım burası ütopya diyecektir. Âmâ bu ülke maalesef hayal falan değil gerçek.
Çok derinlemesine çalışmadığım için bilgim olmasa da dışarıdan gördüğüm, araştırdığım ve sektörde çalışan arkadaşlarımdan edindiğim bilgilerle bu ülke Kanada…
Açıkçası ne ben, ne de birçok kişi bizdeki bankacılık sektöründe böyle bir dünya olmayacağına eminiz. Fakat o zamanda şunu düşünmeden edemiyor insan…
Yurtdışındaki ürünleri, sistemi okuyup bu ürün ve sistemlerini, yok müşteri segmentasyonunu, yok hedef-performans sistemini, yok bağlılık programlarını ve hatta hunter ismi gibi İngilizce tanımlarını hiç değiştirmeden, Türkiye’ye bütünleşmiş etmeden aynısı alıp uygulamak aklınıza geliyor da, ha ne kadarı başarılı oluyor ayrı bir tartışma konusu, çalışan uygulamaları konusunda niçin yurtdışının örnek alınması veya uygulanması düşünülmüyor? O zaman konferanslarda, toplantılarda falan biz şöyle kurumuz böyle kurumuz diye ahkâm keserken siz kendinizi pek bir beğeniyor olabilirsiniz ama aslında nasıl göründüğünüzü tahmin bile edemezsiniz.

BANA HER KONUDA YAZABİLİRSİNİZ:
http://arzukizbu.blogspot.com.tr/