TURKONFED: Kurtuluş katma değerli ürün ve üretimde!

yazar:

kategori:

Özellikle Anadolu’da KOBİ’lerin dijitalleşmesi için çalışmalarıla tanınan TURKONFED, 2026’ya Doğru Büyüme ve Tarım Sektörü Raporu’nu Yayımladı.
Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları doğrultusunda Türkiye ekonomisinin stratejik sektörlerinin genel fotoğrafını çeken Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED), tarım sektörünü ele aldığı yeni raporunda verimlilik ve 10 yıllık büyüme perspektifinde konuya yaklaşıyor. Türkiye’nin “Orta Gelir Tuzağı”ndan kurtulmasını sağlayacak ekonomik ivmenin yakalanması için bugüne kadar 30’dan fazla kapsamlı araştırma raporu hazırlayan TÜRKONFED, “2026’ya Doğru Büyüme ve Tarım Sektörü Raporu” ile durumu tespit ederek, geliştirilmesi gereken alanlar ile ilgili de çözüm odaklı öneriler sunuyor. TÜRKONFED Ekonomi Danışmanı Dr. Haluk Tükel tarafından hazırlanan rapor, Türkiye ekonomisinde hem sektörler arası kaynak transferi hem de sektör içi teknolojik yatırımlara dayalı verimlilik artışlarının sağlanması açısından, uzun dönem eğilimleri çerçevesinde konuya yaklaşıyor.
Orhan Turan: Daha fazla verimlilik ve daha fazla katma değer üretmeliyiz
Tarım sektörünün ülke kalkınması için stratejik sektörlerden biri olduğunu vurgulayan TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, Gümrük Birliği Güncellenmesi sürecinde de en kritik konuların başında “tarım”ın geldiğinin vurgulayarak şöyle dedi:
“Mevcut Gümrük Birliği anlaşmasının tarım ve hizmetler sektörlerini de içerecek şekilde genişletilmesi önem taşıyor. Hâlihazırda Gümrük Birliği kapsamında yer alan ürünler için kalan standart ve düzenlemelere uyum sağlanması da bir o kadar zorunluluk. Bu ödevlerin yerine getirilmesi, yapılan ekonomik etki analizlerine göre, Türkiye’nin GSYİH büyümesini 2015-2030 yılları arasında her yıl yaklaşık 0,98 puan artıracağı öngörülüyor. AB’yle ‘Genişletilmiş’ bir Gümrük Birliği’nin yol açtığı değişimin en büyük belirleyicisi gıda ve tarım ürünleri olacaktır. Kazanımların dörtte üçü, anlaşmanın bu ürünlere genişletilmesi ile gerçekleşecektir. Ancak, kazanımlar ile uyum maliyetlerinin büyük bölümü de yine gıda ve tarım ürünlerinden kaynaklanmaktadır.”