Hanife Fişek

Bunu yapan banka! Malzemeden Çalmak

Malzemeden Çalmak

Böyle günlerde kafayı toplayıp derli toplu bir yazı yazmak çok zor. Söylenecek çok şey var , düşünceler, duygular çok yoğun ama sözcükler kifayetsiz geliyor. Yine de deneyeceğim .

Benim tüm Paramedya yazılarımın tek bir ana fikri vardır . Her yazımın verdiği tek mesaj vardır : Önce İnsan… Her şey insan için insanla yapılıyor. Verilen hizmet , yapılan iş, üretilen ürün her neyse… sonuçta bir insana dokunuyor . Bu yüzden İnsan insana değer vermeli . İnsan insana zarar vermemeli. Yaptığı işi ona göre yapmalı, sonuçlarını az çok düşünmeli, hesap etmeli. Vicdanında tartmalı. Yaptığım bu işte, işimi yaparken , insanlara bir şey satarken ya da birilerini yönetirken kul hakkına giriyor muyum diye kendi vicdan muhasebesini yapmalı derim özetle . Benim inancım, idealim, mücadelem bu oldu hep . Bu kadar … Mobbingi de , maaş ücretlerini de , müşteri haklarını da, işten çıkarmaları da … ne yazdımsa hep merkezde “ insan “ oldu . İş hayatındaki sorumlu, ahlaki davranışlara dikkat çekmeye çalıştım . Çünkü günden güne dejenere olan her şey beni hep rahatsız etti ve ben bu rahatsızlığımı her zaman belli ettim ..sonunda da kendimi Paramedya’da bunları yazarken, konuşurken, paylaşırken buldum .

Ve bu vesile ile artık biliyorum ki, bizler, böyle düşünenler az kişi değiliz. Çok fazlayız aslında. İnsana değer veren, insanca çalışmak, yaşamak, paylaşmak isteyen milyonlarca insan var bu toplumda …Ama…

Bu noktada biraz bölücülük yapacağım ve İnsanın , ahlakın, vicdanın önüne “ parayı” ve “ gücü” koyanları bir tarafa ayıracağım. Onlara karşı çok öfke doluyum ne yazık ki. Ve doğrusu bu öfkeyi yönetmek değil , bu zihniyet tarafından yönetilmemek istiyorum artık.

Hadi hadi hadi … sat sat sat … hedef hedef hedef… ben ben ben… durma durma durma … düşünme düşünme düşünme … konuşma konuşma konuşma … sorma sorma sorma….yap yap yap… !!!

İnsanlar öldü… ölüyor… insanlar eksik kaldı, yarım kaldı, acı çekiyor .. içimde hissediyorum …” diyene …

“Hayat devam ediyor !” diyenler onlar . İşler hiç durmasın, aksamasın, insanları kaybetsek de para kaybetmeyelim diye düşünen zavallı beyinler . Robot olsa vicdan programı yüklersin, bir yas anında o bile durur , bekler belki … bunlar durmaz. Sadece talep eder , ister .

İşte o zihniyetler her şeyi çalar insandan. Önce zamanını çalar . Sonra emeğini. Umutlarını , hayallerini , kariyerini belki… çok çalıştırır, az öder, müşteriden de çalar… malzemeden de çalar… hayattan da çalar. En son hayatını da çalar … Hırsız var ! Hırsız var ! diye bağırmak istersin . Sesini çalar . Susturur . Sendikan varsa kapatır. Sosyal medyan varsa yasaklar … Gazetecin varsa hapse atar. Olur yani bunlar . Olmaz değil. Her işin bir malzemesi vardır. İş ahlakı olmayan her insan o malzemeden çalar . Onu görmezden gelecek insanlar bulur, satın alır . O eksik malzemeli ürünü birine yutturacak satıcıyı bulur, onun da gözünü boyar, o ürünü sattırır. Gıda olur, giysi olur, beyaz eşya olur, haber olur, hisse senedi olur .. her şey olabilir yani .. insan insana bunu yapmaz ama . İnsan olmayan yapar .

Sonra bir deprem olur… işte o zaman olanlar olur. Malzemeden çalanla çalmayan… kul hakkına girenle girmeyen… insana değer verenle vermeyen… hepsi ortaya saçılır. Masum olan da olmayan da o enkazın altında kalır. Bize de bir yürek sızısı kalır…Başımız sağolsun. Dostlar sağolsun …